Velcade-Doxurubicin-Dexamethasone Tedavisi Multipl Miyelomdan Kaynaklanan Böbrek Hasarlarını Geriye Döndürebilir
Yayιnlanma Tarihi: 24 Eylül 2010 11:25


İkinci aşama klinik testlerde Velcade-Doxorubicin-Dexamethasone tedavisinin böbrek yetmezliği olan multipl miyelom hastalarının böbrek hasarlarını gerilettiği gözlenmiştir. Bu tedavinin aynı zamanda hastaların genel durumlarında da iyileşmeler yaptığı ve yan etkilerde azalmalar olduğu gözlenmiştir.
Multipl miyelom plazma hücrelerini etkileyen bir hastalıktır. Plazma hücreleri, beyaz hücrelerin bir alt grubu olup enfeksiyonlara karşı vücudu koruyan antikorları oluştururlar. Multipl miyelom hastalarında, kanserli plazma hücreleri normal olmayan antikorlar üretirler.
Bazı multipl miyelom hastalarında bu normal olmayan antikorlar böbrekte üretilen spesifik bir proteine bağlanabilmektedir. Bu antikor ve protein bileşimi böbrekte birikip böbrek fonksiyonlarını böbreğe hasar vererek azaltmaktadır.
Böbrek hasarı multipl miyelom hastalarında sık görülebilen ve ciddi komplikasyonlara neden olabilecek bir durumdur. Hasarın geri döndürülebilmesi ancak böbrekte antikor ve protein birikiminin oluşmasının engellenmesiyle mümkün olabilmektedir.
Daha önce yapılmış olan çalışmalar velcade (bortezomib) ve velcade'le beraber verilen tedavilerin özellikle böbrek hasarlarını onarma konusunda etkili olduğunu göstermektedir.
Bunun dışında, velcade'in içindeki aktif maddeler vücuttan böbrekler kullanılmadan atıldığından, velcade'in böbrek fonksiyonlarına zararı olmadığı ve böbreklerle ilintili yan etkilere neden olmadığı bilinmektedir.
Bu ikinci aşama klinik testlerde, bilimadamları Velcade-Doxorubicin (adriamycin)-Dexamethasone (decadron), ya da VDD adlı tedavinin, böbrek hasarlı multipl miyelom hastalarında böbrek hasarını geriye döndürmesi ve böbrek fonksiyonlarını iyileştirmesi potansiyelini araştırmışlardır.
Böbrek hasarı olan 68 multipl miyelom hastası VDD ile tedavi edilmiştir. Tedavi sırasında hastalara sekiz kür tedavi uygulanmıştır.
Hastaların %66'si kısmi yanıt veya daha iyisine ulaşmışken, hastaların %38'i tam yanıt vermişlerdir.
Hastaların %62'sinde böbrek fonksiyonlarında iyileşme gözlenmişken, hastaların %31'inde böbrek fonksiyonu geri gelmiştir.
Klinik testler başladığında 9 hasta ağır böbrek yetmezliği nedeniyle diyalize gitmekteyken, tedavi sonrasında bu 9 hastanın 3'ü diyalizden bağımsız hale gelmiştir.
Bilimadamları böbrek fonksiyonlarındaki iyileşmenin tedaviye yanıtla ilintili olduğunu bildirmişlerdir. Çok iyi kısmi yanıt veren ve tam yanıt veren hastalar böbrek fonksiyonlarinda da en çok iyileşmeyi yaşayan hastalar olmuşlardır.
Ortalama hastalık semptomu olmadan yaşanan süre 12 ay olarak gözlemlenmişken, ortalama ömür süresine henüz ulaşılmamıştır.
Kansızlık bu tedavinin en yaygın yan etkisi olarak hastaların %50'sinde gözlemlenmiştir.
Kandaki hücre oranlarıyla ilintili olmayan en büyük yan etki enfeksiyonlar olmuş olup, ciddi enfeksiyonlar hastaların %19'unda gözlemlenmiş olup, bu enfeksiyonlar dört hastanın hayatını kaybetmesine neden olmuştur.
Daha fazla bilgi için, bu çalışmaya adresinden ulaşılabilir. (Özet, İngilizce)
İlgili Yazιlar:
- None Found